Edebiyat

İlhan’dan İlhamım

Cebimdeki bulut sabırsızca kıpırdanıyor. Dünden beri birlikte dolaşıyoruz. Güneş değil ilhan. Yazmış ama itirazım var bazı şeylere. Bazı şeyleri de ben şimdi gördüm. Eskiden bir taş kadar kördüm. Geçmişi olmadan geleceği olmuyorsa, aslında o da yok. İlhan değil. Öteki.

Elinde bir kitapla geldi öteki de. Eskiden çırayla terzilere ışık olurmuş. Şimdi cebimdeki buluttan yağıyor, bir çöle yağıyor bir uçuruma. Tepeden dökülen sular anlatıyor öyküsünü İdris’in. Her damlasında İlhan üç kere evet- üç kere bilgenin sırrına erdiğini fısıldıyor. Yok ders almış değil Paulo’dan. Kimin ağzından konuşuyor?  Zümrüte yazılmış bir bilgiyi hem de çok çok kısa bir bilgiyi yazılmış sayısız kitaba inat gözümü kapatıp anlatıyor.

Bir yağmur yağıyor şimdi. Ne bulut, ne güneş, ne uçurum. Tanrıların dağında bir sözcükle sınırlı. Evimin kapısında, kafamın dışında olan her şeye arkamı döndüm. Her bahar kurulmuş bir vakitte. Yuvasının kokusu teleklerinin güzelliğine saklanmış bir kuş ufukta. İdris mi, hangi bilge, bilmesem de bir ormanın içinde dünyanın avucuna çizdiği işaretlerle bir masal anlatmakta. Ayzek’in el yazmalarında simya formülü sandığınız şeyi. “Topraktan gökyüzüne çıkacak ve yeniden toprağa inecek, yukarıda ve aşağıda olanın gücünü alacak,” hepimizin anlayıp anlayacağı budur. Bir zümrüte yazılı bu meseledir ölüm de doğum da.

Şiir için tıklayın:

İLHAN BERK – DÜN DAĞLARDA DOLAŞTIM EVDE YOKTUM

Rukiye Çetin

Okumak daha çok yer işgal etse de yaşamımda, yazmak her zaman ya kalemimin ucunda ya da aklımdaydı. Uzun süren bir eylemsizlik sonrası yazma uğraşına yeniden döndüm. Katıldığım yaratıcı yazarlık atölyesinde birlikte olduğumuz, hem çok şey öğrenip hem de çok eğlendiğimiz arkadaşlarımla bu karnavala ben de katıldım. Gezgin bir göçebe, acemi gurme, balkon bahçeci olarak , kentlerden, kırlardan topladığım dağarcığımdaki sesler, renkler, tatlar ve kokularla kalabalığa karışmaya çalışacağım.

YAZAR HAKKINDA

Rukiye Çetin

Okumak daha çok yer işgal etse de yaşamımda, yazmak her zaman ya kalemimin ucunda ya da aklımdaydı. Uzun süren bir eylemsizlik sonrası yazma uğraşına yeniden döndüm. Katıldığım yaratıcı yazarlık atölyesinde birlikte olduğumuz, hem çok şey öğrenip hem de çok eğlendiğimiz arkadaşlarımla bu karnavala ben de katıldım. Gezgin bir göçebe, acemi gurme, balkon bahçeci olarak , kentlerden, kırlardan topladığım dağarcığımdaki sesler, renkler, tatlar ve kokularla kalabalığa karışmaya çalışacağım.

Bir Yorum Yazın

+ 30 = 40