“İnce ince düşünülmüş, tuhaf, arızalı ve abartısız karakterler… Yine de kitabın sonuna vardığınızda, kendinizi onları fazlasıyla önemserken buluyorsunuz.”
–KIRKUS
Tokyo’nun kalabalığında, hızla değişen modern dünyanın aksine zamanın biraz daha yavaş aktığı küçük bir eskici dükkânı… Hiromi Kawakami’nin Nakano Eskici Dükkanı, işte tam da burada, sıradan anların içindeki derinlikleri keşfeden bir roman.

Hiromi Kawakami
Bu dükkânın sahibi eksantrik ve gizemli Nakano. Çalışanları arasında ise genç ve duyarlı Hitomi, içine kapanık ve mesafeli Takeo, bir de Nakano’nun sanata düşkün kız kardeşi Masayo var. Roman büyük olaylara değil, küçük, neredeyse önemsiz görünen detaylara odaklanıyor: Eski bir radyonun, unutulmuş bir fotoğrafın ya da bir çay sohbetinin yarattığı duygular… Satılan eşyalar aslında geçmişin ve anıların birer yansıması gibi.
Tıpkı karakterler gibi, onlar da bir zamanlar bir yerlere aitti, şimdi ise yeni sahiplerini bekliyorlar.
Kawakami’nin anlatımı sanki bir günlüğün sayfalarını çeviriyormuşuz gibi samimi ve akıcı. Hitomi’nin gözünden dükkâna gelen müşterilerin ve çalışanların hikâyelerine konuk oluyoruz. Yazarın sade ve dingin dili okuru yormayan ama içine çeken bir atmosfer yaratıyor.
Kitap büyük dramatik olaylarla değil, aksine, gündelik hayatın içinde saklı olan hüzünleri, küçük mutlulukları ve ilişkilerdeki kırılgan dengeleri keşfetmesiyle büyüleyici bir etki bırakıyor.
Eğer sakin, huzur veren ve okurken dinlendiren bir kitap arıyorsanız, Nakano Eskici Dükkanı tam da o kitap. Büyük heyecanlar vaat etmese de karakterlerin dünyasına girdikçe merakla sayfaları çevirecek, bazen bir fincan kahve eşliğinde bazen de geçmişe dair anılarınızı hatırlayarak bu hikâyeye eşlik edeceksiniz.
Fotoğraf: THE IRISH TIMES