Sam Crane ile Pinny Grylls’in belgeselleri hayli sıra dışı. Covid Pandemi döneminde işsiz kalan tiyatro oyuncusu Sam, Grand Theft oyununa online bağlanan oyuncularla Hamlet oynamayı deniyor. Bilgisayar oyununun kurgusal dünyası oyuncuların suç işlemesi, otomobil hırsızlığı yapıp polisten kaçmak üzerine kurulu olunca bunu yapmak hayli zor oluyor pek tabi…
Oyunda tiyatro salonu, kıyafet mağazası da bulunması kahramanların işini kolaylaştırıyor gibi görünüyor. Fakat karşılarına çıkan hemen her oyuncuya “bize ateş etmeyin, burada tiyatro oyunu oynuyoruz!” diyerek uyarıda bulunmaları gerekiyor. Kendilerine ateş edileceğine emin olduklarında ise bu kez onlar silaha davranan taraf oluyorlar.
Belgesel, Shakespeare’in oyunlarının aslında şiddet içerdiğini anımsattıkça, başta gönüllü hevesli olan oyuncular bu çabayı saçma bulmaya başladıkça, Hamlet’in “olmak yada olmamak işte bütün mesele bu” diye başlayan ve devam eden ünlü tiradının sözleri (hem oyundaki ve gerçek yaşamdaki) suç dünyasına hem de yaşamın adaletsizliğine “cuk” oturunca belgesel daha da ilginç bir hale geliyor. Kurmaca içinde kurmacaya dönüşüyor.
Grand Theft Hamlet, karanlık pandemi günlerini anımsatırken bizi güldürmeyi başarıyor. İnsanın hayatta anlam arayışı, şiddeti, toplum, meslekler, sanatın bir anlamının olup olmadığı gibi kavramlar üzerine tekrar düşünmemizi sağlıyor.