Haftalık Öneriler Öneriler

Fildişi Kuyu – Nihan Kaya

Nihan Kaya bu kitabına, yazarların şimdiye kadar hep fildişi kulede yaşamakla eleştirildiği sözleri ile başlıyor. Ardından devam ediyor, aslında yazarlar fildişi kulede değil, “fildişi kuyuda” yaşarlar diye. “Yazma Cesareti” kitabında edebiyatın ne olduğu, yatay ve dikey yaşantılarımız gibi kavramlara değinen Nihan Kaya bu kez psikanalitik metin çözümlemeleri, kadının hayal dünyası, sanat ve dişilik gibi kavramları derinlemesine inceliyor.

Nihan Kaya

Nihan Kaya

Kitapta karşımıza çıkan bazı konu başlıkları:

  • Doğum, Ölüm ve yaratıcılığın iç içe geçmesi
  • Katherine Mensfield’in Bebek Evi Öyküsüne Psikanaliitik bir yaklaşım
  • Mary Shalley’in Frankenstein romanına Lacan’la bakmak
  • Baba olarak Freud
  • İlk kadın yazar Aphra Behn
  • Kadın, cinsellik ve yazmak
  • Fildişi kule ve Rapunzel

“Yazar eserlerini hazırlarken gündelik hayatla arasına bir mesafe koymak zorunda; ama hayatın dışından değil olabildiğince derininden gelen bir çaba bu. Bu yüzden edebiyat ve psikoloji bize fildişi kuyunun içinden sesleniyor, bizi o fildişi kuyunun içine çağırıyorlar.”

İthaki Yayınları Tanıtım

Nihan Kaya, yaratıcılığın “fildişi kuyu” olduğunu iddia ediyor. Bütün bir psikanalitik düşüncenin panoraması olan Fildişi Kuyu, farklı türde edebiyat metinlerinin, çeşitli estetik teorilerinin iç dinamiklerini tartışıyor, psikanalitik kuramın edebiyata nasıl ve ne şekilde uygulanabileceğini örneklerle gösteriyor. Genişletilmiş ve gözden geçirilmiş tekrar baskısıyla Fildişi Kuyu yeniden okurla buluşuyor.

“Edebiyatçılar tarihte sık sık fildişi kulede olmakla suçlandı. Halbuki edebiyatçı, ‘fildişi kuyu’dan yazıyor. Evet, burası fildişi. Ama dünyaya yukarıdan bakan, hayattan kopuk bir kule değil. Bilakis, ‘dikey hayat’la, yüzeyde olan biten her şeyin deriniyle, iç dinamikleriyle meşgul bir sondaj kuyusu. Edebiyat da psikoloji de, görünen gerçekliğin altındakilere ulaşmayı amaçlıyorlar. Yazar eserini hazırlarken gündelik hayatla arasına mesafe koymak zorunda; ama hayatın dışından değil, olabildiğince derininden bir çaba bu. Bu yüzden edebiyat ve psikoloji, bize fildişi bir kuyunun içinden sesleniyor, bizi o fildişi kuyunun içine çağırıyorlar.”

İthaki

Ayrıca incelemek isterseniz: YAZMA CESARETİ – NİHAN KAYA

Irmak Erkan

Bir gece yatağından kalktı. En sevdiği pantolonunu, gömleğini giydi, cüzdanını yanına aldı, çantasını sırtladı; karısını ve çocuklarını öpüp odadan çıktı. Çalışma odası soğuk, karanlıktı. Ahşap masanın üzerindeki gece lambasını yaktı, sobayı tutuşturdu. Sandalyesine oturdu, yazmaya başladı.

YAZAR HAKKINDA

Irmak Erkan

Bir gece yatağından kalktı. En sevdiği pantolonunu, gömleğini giydi, cüzdanını yanına aldı, çantasını sırtladı; karısını ve çocuklarını öpüp odadan çıktı.
Çalışma odası soğuk, karanlıktı. Ahşap masanın üzerindeki gece lambasını yaktı, sobayı tutuşturdu. Sandalyesine oturdu, yazmaya başladı.

Bir Yorum Yazın

+ 56 = 66